Sponge Bob Turkey
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


sponge bob fan
 
AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Bir Büyücü Hikayesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Uyuzcocuk7

Uyuzcocuk7


Mesaj Sayısı : 79
Yaş : 28
Kayıt tarihi : 02/04/09

Bir Büyücü Hikayesi Empty
MesajKonu: Bir Büyücü Hikayesi   Bir Büyücü Hikayesi EmptyCuma Nis. 03, 2009 11:50 am

Bir şimşekli, gök gürültülü yağmur daha. Yağmur ve dolu pencerelere sertçe vuruyor, köpek Tom korkudan titriyordu. Baba Mr.Edward asasıyla şömineyi yaktı. Etraf çabucak ısındı. Çok büyük ve tam donanımlı bir odaydı burası. Mrs. Edward:

-Oscar, Peter'in okul çağı yaklaşıyor fakat Karanlık Lord ve Ölüm Ordusu etrafta dolaşıyor ne yapacağız?

Mr.Edward:

-Bilmiyorum Rose bilmiyorum...

Uzun bir sessizlik oldu. Pete odasında sıkılıyor ve macera arıyordu. Belkide diye düşündü. Belki de Horbant'a gidemeyeceğim. Ardından oda bir anda karardı. Peter irkildi. Etrafta hiç bir şey görünmüyordu. Annesinin sesini duydu:

-Geliyorum Peter.

Annesi Rowranç büyüsü yapmış ve asasını ışıklandırmıştı. Annesi odaya girince tekrar etrafı görmeye başladı ve birden.. Korkunç bir gök gürültüsü duydu.

-Ne oluyor anne?
-Yok birşey oğlum. Korkma. Sadece bir gök...
Bir gök gürültüsü daha.

-Korkuyorum anne.
-Hadi artık yat ve aklına iyi şeyler getir. Yarın çok güzel olacak.




Gece yarısı Peter büyük bir gürültüyle uyandı. Bir çığlık koptu. Ve -her zamanki gibi- bir gök gürültüsü. Hemen komidinin üstündeki gözlüğünü aldı. Asasını nereye koyduğunu unutmuştu. Bir gök gürültüsü koptu. Gök gürültüleri odayı aydınlattı. Peter asasını gördü ve alıp Rowranç büyüsü yaptı. Oda aydınlandı. Odasından çıktı ve salona geldi. Ardından mutfaktan tıkırtılar geldiğini duydu. Kararsızdı. Çok ama çok korkuyordu ve korkusu hergeçen saniye çoğalıyordu. Bildiği tek büyü Rowranç büyüsüydü. Ancak onun odaya girince bir işine yaramayacağını biliyordu. Cesaretini topladı ve mutfağa doğru yürüdü. Kapıya yaklaştı. Bir çığlıl daha koptu. Bu sesi tanıdı. Annesiydi. Odaya düşünmeden girdi.



Rose'a doğru bir büyücü asasını doğrultmuştu. Rose Peter'i gördü:

-Kaç oğlum! Danny gile git. Koş! Çabuk ol!
Peter hiç duraksamadan mutfaktaki adamın üzerine atladı. Annesinin sözleri umrunda değilmiş gibiydi. Adam asasını Peter'e doğrulttu ve "karçabona" dedi. Annesi hemen Peterin önüne geçti ve büyü Rose'a isabet etti. Rose son saniyelerini yaşarken Peter'e "kaç!" dedi. Peter hmen mutfaktan çıkmaya çalıştı. Adam onun arkasından "rekona" diye bağırdı. Büyü Peter'in hemen yanından geçti. Peter mutfaktan çıktı ve merdivenleri hızla inip kendini dışarı attı.




Peter deli gibi koşuyordu. Aklı ise başka yerde babam nerede diye düşünürken yanlış yöne gittiğinin farkına varmamıştı. Etraf hiçte Danny gilin evine benzemiyordu. Acaba neredeydi. Yağmur şiddetini arttırmıtı. Nerede olduğunu bilmiyordu. Tek yapabildiği deli gibi koşmaktı. Sonra nedense durdu. Bu sefer ters yöne doğru -yani geldiği yere- koşmaya başladı. Sanırım yanlış yöne gittiğini fark etmişti.



Danny gilin zilini çaldı ancak kapıyı açan olmadı. Ardından kapının eşiğine oturdu.

-Pete iyi misin?
-Efendim?
-Diyorum ki iyi misin?
-İyiyim. Neredeyim ben?

Peter gözlerini açtı ve kendisiyle yaşıt olan Danny'i gördü. Danny:

-Dün akşamki olanları duydum ve... ve çok üzgünüm.

Peter:

-Babama ne olmuş?

Danny:

-Malesef o... o-şey...ö-öl...dü. ma-mamale-sef Peter.




Peter Danny ile sabah kahvaltısını yaptı. Hemen giyinmeye başladı. Danny:

-Bir yere mi gideceksin Peter?

Peter:

-Evet.

Danny:

-Nereye?

Peter:

-Eve.

Danny:

-Bu tehlikeli olabilir Peter!

Peter:

-Osun.

Danny:

-Peki ben de geliyorum.

Peter:

-Hayır.

Danny:

-Niye Peter? Senin en iyi arkadaşın olduğunu sanıyordum.


Peter:

-Öyle. Ama...

Danny:

-Ama ne?

Peter:

-İyi sen de gel.

Danny ile Peter yola çıktılar. Sokakta kimse yoktu.




Danny:

-Sokakta kimse yok Peter.

Peter:

-Görüyorum.

Danny:

-Eeeee...

Peret:

-Ne eeeesi.

Danny:

-Yani diyorumki bir olay olmuş olmasın?

Peter:

-Ne gibi?

Danny:

-Peter. Şaka yapmanın sırası değil. Hey! Peter şuraya bak sizin evin penceresinden biri gözüküyor.

Peter:

Evet! Kim olabilir acaba?

Danny:

-Eve dönüp annemle babama haber vermeliyiz.

Peter:

-Olmaz. O zamana kadar adam gidebilir.

Danny:

-O zaman birimiz gidelim. Diğerimiz adamı takip edelim.

Peter:

-O zaman sen git ama sakın seni bekleyeceğimi sanma.

Danny:

-Peter! Hiç bir savunma büyüsü bilmiyorsun.

Peter:

-Buda nerden çıktı şimdi?

Danny:

-Ne yani şimdi sen savunma büyüsü biliyor musun?

Peter:

-Evet ama biraz dahabeklersek adam gidecek hızlı olmalıyız.

Peter evin kapısını yavaşça açmaya çalıştı ama kapı açılmadı.Peter:

-Allah kahretsin. Kapı kilitli.

Danny:

-Eee. Ne apacağız.

Peter:

- Ne mi yapacağız! Elbette kapıyı kıracağız.

Danny:

-Ama adam sesimizi duyar.

Peter:

-Eee. Senin bir fikrin var mı akıllı çocuk
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bir Büyücü Hikayesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Bir Gladyatör Hikayesi
» Bir Twilight hikayesi.. Gün Ağarırken...
» Küçük Kurbağanın Hikayesi - Bu hikaye benim hayatımı değiştirdi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Sponge Bob Turkey :: Off Topic :: RPG Bölümü-
Buraya geçin: